24 Kasım 2016 Perşembe günü saat 09.30´ da festival alanındaki Atatürk Anıtına Milli Eğitim Müdürlüğü çelengini; Milli Eğitim Müdürü Fazıl Karabağ törenle sundu. Törene Milli Eğitim Şube Müdürü Gönül Fırat ve Ali Toprak,İlçe merkezindeki tüm okul müdürleri,  öğretmen ve öğrenciler katıldılar.
    Daha sonra Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi Müdürü Davut Şen,okul öğretmenleri ve öğrencilerle birlkte; Milli Eğitim Müdürü Fazıl Karabağ´ a makamında, günün anlamına dair çiçek taktim ettiler. Ardından kutlama programına geçildi.
   Kutlama programı ise şu şekilde oldu;
 Saat 15:30´da Köyceğiz Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü Salonunda  başladı. Program Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi ve Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürlüğü’nün sorumluluğunda icra edildi.
 1-Saygı duruşu ve İstiklal Marşı.
 2- Kuran-ı Kerim okunması.
 3-Günün anlam ve önemini belirten konuşma( İlçe Milli Eğitim Müdürü Fazıl KARABAĞ’ın konuşması)
 4- Mesleğe yeni başlayan öğretmenler adına konuşma(Şehit Seyhan Yılmaz Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Öğretmeni Fatma ERDAL)
5- Şiir
6-Öğretmenler günü ile ilgili slayt gösterisi.
7-Ödül Töreni
   a-) Emekli Öğretmenlere Hizmet Şeref Belgeleri verilmesi
   b-)Resim, şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödül verilmesi
8-Aday Öğretmenlerin yemin töreni
9- Müzik öğretmenlerimizin hazırladığı Müzik dinletisi
10-Kapanış 

Milli Eğitim Müdürü Fazıl Karabağ´ın konuşması;

"Sayın Kaymakamım,
 Sayın Belediye Başkanım,
 Protokolün Değerli Üyeleri,
 Geçmişle gelecek arasında köprü vazifesi üstlenen, nesillerin emanet edildiği, geleceğimizin mimari, Cumhuriyetimizin fedakar evlatları kıymetli öğretmen arkadaşlarım,
 Değerli basın mensupları..

Cumhuriyetimizin kurucusu, ülkemin bütün öğretmenlerinin Başöğretmeni Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün, 24 Kasım 1928 yılında Millet Mektepleri Başöğretmenliğini kabul etmesi nedeniyle, 1981 yılından bu yana kutlanmakta olan ve 36. sını kutladığımız “Öğretmenler Günü “ programına hoş geldiniz diyor; bütün öğretmen arkadaşlarımın öğretmenler gününü en içten duygularımla kutluyorum.

Böyle kutsal bir mesleği elbette  bir günlük programla anmak, onun önemini anlamamız açısından yeterli olmayacaktır. Ancak, birlik-beraberliği sağlama, sorunlarımızı konuşma ve çözüm yoları arama; en önemlisi de öğretmenlik gibi kutsal bir meslek hakkında toplumun bilinçli ve duyarlı hale gelmesini sağlama ve kamuoyu oluşturma açısından önemlidir.

 Bu açıdan her 24 Kasım biz öğretmenler için bir fırsat olarak değerlendirilmelidir.

Değerli meslektaşlarım,

Sizler; ruh ve düşünce dünyasının mimarı, uygarlığın taşıyıcısı, milletlerin kurtarıcısı bir meslek olan,  Çok özel, çok yüce bir mesleğin sahibisiniz. 

Bedeli hiçbir maddi karşılıkla ölçülemeyecek kadar saygın. Sevgi ve fedakârlık mesleği. Sınırları okul ve sınıf duvarlarıyla çizilemeyecek, zil ile başlayıp bitmeyecek kadar, ağır bir sorumluluk gerektiren kutsal bir görev. Bu mesleğin tarih boyunca da böyle görüldüğünü, “bilgelik mesleği” olarak kabul edildiğini, değerinin ve öneminin her dönemde vurgulandığını biliyoruz. 

Tarihe baktığımızda; Her büyük devlet adamının yanında öğretmen vardır. Bilge Kağan´ın yanında Vezir Tonyukuk, Osman Gazi´nin yanında Şeyh Edebali, Fatih Sultan Mehmet´in yanında Akşemsettin, Yavuz Selim´in yanında İbn-i Kemal, Atatürk´ün yanında Mustafa öğretmen vardı. 

Öğretmen almadan veren, verdikçe üreyen, paylaştıkça büyüyen insandır.

Bu konuda;

Başöğretmenimiz Büyük Önder Atatürk diyor ki;

 “Dünyanın her yerinde öğretmenler, toplumun en özverili ve en saygıdeğer öğeleridir.” 

Yine Başöğretmenimiz Büyük Önder Atatürk bir söylevinde: 

"Milletleri kurtaranlar, yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet adını almak kabiliyetini kazanmamıştır. Ona basit bir kitle denir, millet denemez. Bir kitle millet olabilmek için mutlaka eğiticilere, öğretmenlere muhtaçtır" Demiştir. 

Yüzyıllar öncesinde Diyojen; 

“Yeryüzünde öğretmenlikten daha şerefli bir meslek tanımıyorum.” demiştir. 

Socrates ise; Öğretmenin ve öğretmenliğin önemini;

 “Dünyada her şeye değer biçilebilir, ama; öğretmenin eserine değer biçilemez. Çünkü onun eseri hem her şeydir. Hem de hiçbir şeydir.” diye belirtmektedir. 

 

Sayın Kaymakamım,, 

Saygıdeğer Konuklar,  

Değerli Meslektaşlarım,

 

Öğretmenlik, insanlık tarihinin en önemli ve ölümsüz mesleğidir. Öğretmen, insanların kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayan, yaşamları boyunca kendilerine gerekebilecek bilgileri kazanmalarına yardımcı olan ve topluma arkasını dönmeden toplumun sürekli önünde giden bir gönül eridir. 

Öğretmenlik, bir bahar güneşi gibidir. Nasıl can verirse güneş havaya, suya, toprağa… Nasıl fer verirse bahara, kışın ayazında donmuş doğaya! Öğretmen de öyle can verir bir topluma.

Sihirli bir el gibidir öğretmenimin eli kara tahtaya değdiğinde. Bileği büyük bir aşkla kıvrılır, tebeşirini alır. Öğrencilerine bir şey öğretmek arzusu ile hafifçe kırar belini ve tahtaya yazısını yazar. En anlamsız sanılan şeyler onun eli değdiğinde mana yüklenir. Kimi zaman şiirler, kimi zaman kafamıza takılan problemler, kimi zaman hayatın anlamı onun elinden dökülür kara tahtaya. 

Her işi bilen, her işi yapan, bilgi deposu ve ayaklı kütüphane olmak yerine; bilgi kaynaklarını öğreten, yönlendiren, değerlendirme alışkanlığı kazandıran bir kişidir, öğretmen.

Öğretmenlik mesleği, her şeyden önce bir ideal, gaye ve bir hizmet mesleğidir. Toprak altına atılan bir tohumun, onlarca tohum verebilmesi için kendisini feda etmesi gibi, bir öğretmen de hayatını bu anlamlı ve şerefli meslek uğruna adayabilendir. Öğretmen.

Sevgi dolu bir öğretmen ışık demektir. Öğrenciler onu arar, onu sorar. Unutmayınız; kelebeklerin ışığa koştuğu gibi, çocuk yürekler, genç kalpler sevgiye koşar. Bunun için sevgiyi sunanın, sevgiyi hak etmesi gerekir. En çok sevilen öğretmen, en çok seven öğretmendir.

Değerli öğretmen arkadaşlarım,

Günümüzde çocuklarımız hızla değişen bir dünya ile karşı karşıya bulunmaktadır. Bu hızlı değişme, ilerde birer yetişkin olacak bu çocuklarımızın, nelere gereksinim duyacaklarını önceden tahmin etmemizi  güçleştirmektedir. Genç kuşakların, bu değişime ayak uydurabilecek ve değişime katkıda bulunabilecek şekilde yetiştirilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, bugünün programı ile okulu bitiren bir öğrenci, ekonomik ve sosyal koşulların gerektirdiği bilgi ve becerilerden yoksun olarak mezun olacaktır. Dünün programı ile yarının toplumunu inşa etmek, toplumun ihtiyaçları ve beklentileri doğrultusunda birey yetiştirmesini engelleyecektir. Yarının teknoloji toplumunu şimdiden hazırlanmaz, görmemezlikten gelirsek gelecekte bunun bedelini daha ağır ödemek durumunda kalırız.

Bu yarışta kaybedenler arasında yer almamak için;

Hayatımızın her aşmasını planlamalıyız. Planı olmayanlar, başkalarının planına uymak zorunda kalırlar. Öğretmen yarını bir gün önceden yaşayan kişi olmalıdır. Bizim hayallerimiz olmazsa, başkalarının hayallerinin de önemi olmayacaktır. Öğretmenler olarak yaptıklarımızın yanında, yapamadıklarımızdan da sorumlu olduğumuzu bilmeliyiz.

Bu nedenledir ki; geleceğimize ilişkin hedeflerimize ulaşabilmemiz konusunda en büyük görev, öğretmenler olarak bizlere düşmektedir. Ülkemizin  2023 hedeflerine ulaşmasında, 2053 ve 2071 vizyonlarını hayata geçirmesinde, öğretmenlerin çabalarının, emeklerinin çok önemli payı olacaktır.

Bu nedenle;

Öğretmen bir ayna olmalıdır. Kendisine bakanlar iyiyi, doğruyu, hoşgörüyü, geleceği görmelidir. 

Sayın; Kaymakamım,

Saygıdeğer Konuklar,

Değerli Öğretmen Arkadaşlarım,

   Bu önemli gün dolayısıyla, mesleğe yeni katılan öğretmen arkadaşlarımıza, aramıza hoş geldiniz diyor; emekli olan öğretmenlerimize, Eğitimimize yapmış oldukları katkılardan dolayı şükranlarımı sunar bundan sonraki hayatlarında sağlık mutluluk ve huzur temenni ederim.

    Bugünü değil, yarını düşünürsek gelecek çok daha iyi olacaktır. Bunu da biz öğretmenler başaracaktır. diyerek sözlerime son verirken;

   Millet Mekteplerinin açıldığı ve Gazi Mustafa Kemal´e Başöğretmenlik unvanının verildiği bu anlamlı günde,  Tüm öğretmenlerimizin ve eğitim camiamızın 24 Kasım Öğretmenler Günü´nü yürekten kutluyorum. Bu vesileyle  ebediyete intikal etmiş öğretmenlerimizi rahmetle anıyorum. Saygılarımla. Arz ederim."